Archive for the ‘Kadınca’ Category

Tv seks gebelik etkileri

Aralık 6th, 2011 by admin | Posted in Cinsellik, Kadınca   No Comments »

Yüksek düzeyde maruz kalma, cinsel içerik içeren televizyon programları Ergenler birkaç gibi gösterileri izlemek akranları gibi takip eden üç yıl içinde bir hamilelik dahil olma olasılığı iki kat.

Soruşturma gençlerin cinsel içerik TV’de ve kızlar veya erkekler arasında gebelik için sorumluluk arasında gebelik ya da maruz kalma arasında bir bağ kurmak için ilk.

“Ergenler, hatırı sayılır bir miktarda televizyon aracılığıyla seks hakkında daha fazla bilgi almak ve bu programlama genellikle seks riskleri ve sorumlulukları vurgulamak değildir,” Anita Chandra, RAND çalışmanın baş yazarı ve davranışsal bilim adamı, kar amacı gütmeyen bir araştırma kuruluşu “dedi.

“Bizim bulgularımız, televizyon, Amerika Birleşik Devletleri’nde yüksek genç hamilelik oranları önemli bir rol oynadığını düşündürmektedir.”

RAND Sağlık Araştırmacılar, televizyonda seks maruz kalmanın, kontraseptif kullanımı ve cinsel ilişki başlatılması hızlandırarak seks yapan küçük bir risk olduğunu algı oluşturarak porno gebelik etkileyebilir söylüyorlar.

“Televizyonda cinsel içerik miktarı, son yıllarda iki katına çıktı ve bu tasvirler güvenli cinsel pratikler az temsil” Chandra “dedi.

“Bazı ilerlemeler olmasına karşın, televizyon izlemek gençler seks teşvik eden pek çok tasvirler arasında korunmasız cinsel uygulamaların sonuçları hakkında çok az bilgi bulmak için hala devam etmektedir.”

O bulgular yayıncılar, ebeveynler ve sağlık hizmeti sağlayıcıları için etkileri sahip olduğunu söyledi.

Yayıncılar komut seks daha gerçekçi betimlemeleri yer almaktadır ve böyle bir gebelik ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar sonuçları tasvir için teşvik edilmelidir. Ebeveynler çocuklarının programlama erişimi sınırlayarak cinsel içerikli ve çocuklarıyla birlikte programları izlemek seks sonuçlarını açıklamak, böylece daha fazla zaman harcama düşünmelisiniz.

Pediatristler kendi medya, onlarla hem doğum kontrolü ve cinsel aktivitenin eşlik edebilir sonuçlarını kullanmak ve tartışmak hakkında ergenler sormalısınız.

Yeni bulgular, daha önce, cinsel ilişki ve diğer cinsel faaliyetler önceki başlatılması cinsel içerikli TV programları izleme bağlantılı bir RAND araştırma projesi vardır.

RAND araştırması 2001 yılında istihdam ve televizyon izleme alışkanlıkları ve cinsel davranış hakkında sorular 12 ila 17 yaş arası yaklaşık 2.000 ergenler ulusal bir araştırma dayanmaktadır. Katılımcılar, 2001 yılında ve 2004 yılında tekrar araştırıldı. Son analiz sonuçları, üçüncü anket cinsel ilişki yapan ve bunların gebelik öyküsü bildirmişti yaklaşık 700 katılımcı dayanmaktadır.

Televizyon izleme alışkanlıkları hakkında bilgiler, ergenlerin kendi TV izleme sırasında maruz kaldılar cinsel içerik sıklığını ve türünü belirlemek için televizyon programları ayrı bir analiz sonuçları ile birlikte oldu.

Araştırmacılar, yaygın yayın ve kablolu televizyon gençler arasında popüler 23 programları odaklı ve cinsel içerikli yüksek düzeyde (her ikisi de seks tasvirleri gibi bir diyalog ya da seks hakkında tartışma) içeriyordu. Gösterileri, dramalar, komediler, gerçeklik programları ve animasyon gösterileri dahildir.

RAND araştırmacılar, TV izleme ek olarak, diğer bazı faktörler, ergenler bir hamilelik deneyimi olasılığı olup olmadığını etkiledi. Kız, Afrikalı-Amerikalılar ve disiplin problemleri gibi daha fazla problem davranışları olanlar daha bir gebelik deneyimi olasılığı ise iki ebeveynli bir evde yaşayan ergenler, gebeliğin düşük bir olasılık vardı.

Çocuk sahibi olmak niyetinde Gençler erken bir gebelik olasılığı daha yüksektir.

Chandra, gelecekteki araştırma konuları tutarsız kontraseptif kullanımı, televizyon ve gebelik seks maruz kalma arasındaki ilişkiyi açıklamak için yardımcı olabilir mi içermelidir söyledi.

“Televizyon bir genç medya diyet, onların davranışlarını etkilemek için yardımcı sadece bir parçasıdır,” Chandra “dedi. “Biz de rollere bakmak gerekir, dergi, internet, ve müzik çalma Gençler için üreme sağlığı.”

Amerika Birleşik Devletleri genç gebelik oranı 1991 yılından bu yana keskin bir azalma olmasına rağmen, milletin, sanayileşmiş ülkeler arasında en yüksek genç hamilelik oranları hala vardır.

Plansız bu gebeliklerin çoğunluğu ile her yıl yaklaşık 1 milyon genç kadın hamile. Araştırma, genç anneler diğerleri, okulu bırakmak, kamu yardımına ihtiyaç ve yoksulluk içinde yaşamak için daha daha fazla olduğunu göstermiştir.

Türkler Seksi İnternetten Öğreniyor

Aralık 4th, 2011 by admin | Posted in Erkekce, Haberler, Kadınca   No Comments »

Cinsel Davranışlar’ başlıklı anket Türkiye’nin cinsellik tablosunu ortaya koydu. Kriterlere uygun 13.095 geçerli-online anket cevabı değerlendirildi. Ortaya ilginç sonuçlar çıktı… Örneğin; kadınların yüzde 35’i tek gecelik ilişkilere karşı, erkeklerin yüzde 47’si ise partnerini aldatıyor.

Fiesta’nın Türkiye Genel Müdürü Christopher H. Purdy anketten çıkan sonuçları değerlendirdi.

İlk cinsel deneyiminizi kaç yaşında yaşadınız?

Bu soruya “18 yaşın altında” diyenlerin oranı yüzde 53. 18 yaş altı ilk cinsel deneyim ortalaması, Antalya’dan ankete katılanlarda yüzde 65’e çıkıyor. Bu oran heteroseksüellerde yüzde 63, biseksüellerde yüzde 59, eşcinsellerde ise yüzde 52. Biseksüeller ve eşcinsellerde ilk cinsel deneyim, heteroseksüellere kıyasla çok daha erken yaşlarda gerçekleşiyor.

Cinsel ilişkiye girmek için aşık olmak gerekir mi?

Erkek ve kadın katılımcıların cevap oranları arasında büyük fark var. Cinsel ilişki için aşkın gerektiğine inanan erkeklerin oranı yüzde 18’de kalırken kadınlarda yüzde 62’ye çıkıyor.

Seksin en iyi kısmı neresi?

Toplamda ön sevişme (yüzde 42) ve cinsel birleşme (ortalama yüzde 27) cevapları seksin en iyi kısmı olarak öne çıkıyor. “Cinsel birleşme” diyen erkeklerin oranı yüzde 27, “orgazm” diyen kadınların oranı da yüzde 32.

İstediğiniz sıklıkta seks yapıyor musunuz?

Kadın ve erkek katılımcıların cevapları yüzde 51 ortalama ile büyük ölçüde paralellik gösteriyor. 34-44 yaş grubundaki katılımcılar ortalamadan daha yüksek oranda “Evet” diyor. Bu, daha yaşlı katılımcıların daha çok seks yaptığı ya da daha az seks istediği anlamına gelebilir.

Ne sıklıkla mastürbasyon yapıyorsunuz?

“Haftada 1 kez, 2 kez, 3-6 kez ve her gün” cevabını veren erkeklerin toplam oranı yüzde 50. “Ayda bir kez, 2 haftada bir kez ve nadiren” cevabını veren erkeklerin toplam oranı da yüzde 29. Kadın ve erkek katılımcıların cevaplarında önemli oranda farklılık var. Erkekler bu konuda daha rahat. Hiç mastürbasyon yapmayan kadınların oranı yüzde 29.

Seks için günün en sevdiğiniz zamanı hangisi?

Erkekler için zaman hiç önemli değil. Erkeklerin yüzde 43’ü “Herhangi bir zamanda” diyor. Kadınlar ise yüzde 48 oranında gece saatlerini tercih ediyor.

Son kez seks yaptığınızda kondom kullandınız mı?

Katılımcıların yüzde 71’i bu soruya “Hayır” cevabını verdi. “Hayır”ın oranı kadınlarda yüzde 66, erkeklerde yüzde 71.
Ne sıklıkta kondom kullanıyorsunuz?

“Hiç bir zaman” cevabını veren katılımcıların yüzdesi 42. Kadınların daha yoğun kondom kullandığı da kesin: “Her zaman kondom kullanıyorum” cevabı ortalama yüzde 19 iken, sadece kadınlarda bu oran yüzde 23.

Kondom satın almaktan utanır mısınız?

Erkeklerin rahat olduğu bir başka konu da kondom satın alma. Kadınlar kondom alma konusunda daha utangaç: Kadınların utanma oranı yüzde 35. Erkekler ise yüzde 26’da kalıyor.

Partneriniz kondom kullanmak istemezse ne yaparsınız?

Katılımcıların genelinde cevaplar toplamda yüzde 41 oranla “geri çekilme yöntemi”ne odaklanıyor. Bu oran, kadınlarda yüzde 33’te kalıyor. Kadınların ağırlıklı tercihi başka bir doğum kontrol yöntemi kullanımı (yüzde 32). “İlişkiden vazgeçme” oranı da kadınlarda yüzde 15’e ulaşırken, erkeklerde bu oran yüzde 6’da kalıyor.

Cinsellik hakkında bilgi almak için nereye başvurursunuz?

Katılımcıların yüzde 59’u başvuru kaynağı olarak interneti görüyor. Cinsiyete göre bölündüğünde, kadınlarda bu oran yüzde 61. Diğer bilgi kaynakları arasında aileden birileri (yüzde 1) ve okulun (yüzde 1) çok düşük oranlarda yer alması düşündürücü. “Doktor, partnerim, arkadaşlar ve pornografi” cevabını verenler ise yüzde 36’lık dilimde.

Kadınlar tek gecelik ilişkilere sıcak bakmıyor

Bir gecelik ilişki yaşadınız mı?

Erkeklerde “Evet” diyenlerin oranı yüzde 61’e ulaşırken kadınlarda yüzde 35’de kalıyor. Bir başka deyişle, kadınlar bir gecelik ilişkilere sıcak bakmıyor. Kadın katılımcıların yüzde 49’a varan önemli oranı “Hayır, hiç bir zaman da yapmam” diyor. Bu oran erkeklerde yüzde 17’de kalıyor.

Üçlü cinsel ilişki yaşadınız mı?

Katılımcıların yarısı üçlü cinsel ilişki yaşamamış ve yaşamak da istemiyor. Bu konuda erkekler yine daha cüretkar. Sadece yüzde 47’si “Yaşamadım, asla da yapmam” diyor. Aynı cevabı veren kadınların yüzdesi ise daha yüksek: 69. “Henüz değil ama yapabilirim” cevabını verenlerin oranı ortalamada yüzde 42. Bunun yüzde 43’ü erkeklere, yüzde 22’si de kadınlara ait. “Evet” cevabı veren katılımcıların oranı yüzde 9.

Oral seks yaptınız mı?

Katılımcıların geneli oral seks yapmaya olumlu bakıyor. Oral seks yaptığını belirten kadınların oranı yüzde 70. Erkeklerden daha yüksek yani. Erkeklerin oranı yüzde 64.

İnternette karşılaştığınız biriyle cinsel ilişki yaşadınız mı?

Katılımcıların dörtte biri, yaşamış. İnternet aşkıyla ilişkiye erkekler daha sıcak bakıyor. Yapmadığını ve düşünmediğini söyleyen erkeklerin oranı topu topu yüzde 31. Oysa bu oran, kadınlarda yüzde 63.

Erkekler ve kadınlar porno film izliyor

Anal seks yaptınız mı?

“Evet” cevabı genellemede yüzde 46. Üstelik dağılım da kadın ve erkek arasında eşit görünüyor. “Hayır, hiç bir zaman da yapmam” cevabını erkeklerin yüzde 28’i, kadınların da yüzde 41’i işaretlemiş.

Çıplak yüzdünüz mü?

“Evet” diyen erkekler çoğunlukta. Erkeklerde oran, yüzde 31. Kadınlarda ise 21. Ancak kadınlar bu fikre sıcak bakıyor; “Henüz değil ama yapabilirim” diyen kadınların oranı yüzde 40.

Ertesi gün adını hatırlamadığınız biriyle seks yaptınız mı?

Katılımcıların üçte biri ertesi gün adını hatırlamadığı biriyle seks yaptığını belirtiyor. Erkeklerde bu soruya “Evet” diyenlerin oranı yüzde 28’ken, kadınlarda bu oran yüzde 13.

Yatakta iyi olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Katılımcıların çoğu bu anlamda kendisinden memnun. Anket sonuçlarına göre bu soruya “Evet” cevabı verenlerin oranı; kadınlarda yüzde 60, erkeklerde yüzde 65.

Partnerinizi aldattınız mı?

“Evet” diyen erkeklerin oranı yüzde 47. Bu oran kadınlarda yüzde 33’de kalıyor. Bu da demektir ki kadınların üçte biri, erkeklerin de yarıya yakını partnerine ihanet etmiş. Ama kadınlar partnerlerine biraz daha sadık; “Hayır, hiç bir zaman yapmam“ diyenlerin oranı kadınlarda yüzde 57, erkeklerde yüzde 38.

Ne sıklıkla porno izliyorsunuz?

Ortalamada ankete katılanların yüzde 47’si haftada en az bir kez porno izliyor. Katılımcıların genelinde “Nadiren” diyenlerin oranı yüzde 40. Bu oran kadınlarda yüzde 44. “Hiç bir zaman” cevap oranı kadınlarda yüzde 21’e ulaşırken erkeklerde sadece yüzde 7.

Bir günde en fazla kaç seks partneriniz oldu?

Katılımcıların genelinde cevaplar ortalama yüzde 66 oranla bir seks partnerine odaklanıyor. Kadınlarda bu oran yüzde 80 gibi büyük bir rakama ulaşıyor. Katılımcıların ortalamasında yüzde 34’lük bir kesim, birden fazla seks partneri belirtiyor. “4‘den fazla” cevabı veren katılımcılarında yüzde 3’ü kadın, yüzde 4’ü erkek.

Bir haftada en fazla kaç seks partneriniz oldu?

Katılımcıların genelinde cevaplar ortalama yüzde 45 oranla bir seks partnerine odaklanıyor. Kadınlarda bu oran yüzde 66. “4’den fazla” cevabı veren katılımcıların ise yüzde 9’u kadın, yüzde 18’i erkek.

Dile getirmek yasak hayal kurmak serbest

- Türkiye’de cinsellik üstü kapalı ama çok önemli. Katılanların toplamı ‘ayıp’ olarak gördüğü için bu konuda hiç konuşmuyor ama yatak odasında da akla gelmeyen fantezilere onay veriyor.

- Kaçamak ilişkiler çekici, heyecan verici geliyor, çünkü gizlilik var. Ancak bu ilişkileri yaşayanlar yanlış bir şey yaptığını düşünüyor, o oranda da haz alabiliyorlar.

- İnsanlar yeterli ve doğru bilgiye sahip değil, gerekli kaynaklara yönlendirilmiyor. Ülkemiz çocuklarında ilk cinsel bilginin kaynağı “Seni leylekler getirdi” masalı. Yine de Ege’de Bodrum ve İzmir, Akdeniz’de Antalya, Marmara’da İstanbul, Anadolu’da ise Eskişehir bu konuda daha açık görüşlü. Diğer bölgeler büyük baskı altında. Ancak Türkiye genelinde, kırsalda katı, büyükşehirde esnek, namus kavramının iki bacak arasında olduğunu savunan bir yaşayış biçimi hakim.

AŞAĞIDAKİLERDEN HANGİSİ KONUSUNDA ENDİŞE DUYARSINIZ?

Ankete katılanların yüzde 45’i HIV/AIDS’ten endişe ediyor. Ancak ortalamayı yükselten erkekler, çünkü sadece kadınlar söz konusu olduğunda bu oran yüzde 31’e iniyor. Kadınların yüzde 43’ünün en büyük endişesi, istenmeyen gebelik. Katılımcıların yüzde 11’inin ise, hiç bir konuda endişesi yok. Bu da konuyla ilgili bilinç ve bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor.

KADIN VE ERKEKTE CİNSEL ORGANLAR VE ÜREME

Aralık 4th, 2011 by admin | Posted in Cinsellik, Erkekce, Kadınca   No Comments »

Kadın ve erkeğin kendi vücudunu ve eşinin vücudunu bilmesi, sağlıklı cinsellik açısından da önemlidir.

1. Kadın Üreme Organları

Pelvis
Kadın bedeninde cinsel organların büyük kısmı vücudun içinde bulunur ve leğen kemiği (pelvis) adı verilen kemik bir yüzeyin üzerinde bağlar, karın zarı ve kaslarla örtülüdür.

Dış Organlar
Kadınlarda dış cinsel organlar doğum kanalının girişini çevreleyen kalın ve ince dudaklar olarak isimlendirilen yumuşak dokulardır. Dudaklar üst üste birleşirler ve ön tarafta bulunan “klitoris” adı verilen oluşumu korurlar. Klitoris ve çevresi cinsel uyarılma açısından en duyarlı bölgelerdendir. Kadınlarda üreme kanalının (vajina) girişi yakınlarında iki açıklık daha vardır. Bunlardan öndeki idrar, arkadaki ise dışkı çıkışının olduğu (makat, anüs) açıklıklardır.

Vajina
Vajina 7-8 cm. uzunluğunda, kaslı, üst ucu rahimle bağlantılı, alt ucu dışarıya açılan esnek bir kanaldır. Vajina rahime geçmek üzere erkek tohum hücrelerinin döküldüğü kanaldır. Üreme için gerekli olan cinsel ilişki vajina yoluyla olur. Vajina cinsel uyarı sonucunda kendiliğinden ıslanır, genişler ve cinsel ilişki sırasında organların sürtünmelerini acısız hale getirip, kolaylaştırır.

Vajinanın alt bölümünde kanal girişini kısmen kapayan ince ve esnek zara kızlık zarı (himen) adı verilir. Kızlık zarı penisin vajinaya girdiği ilk cinsel ilişki sırasında genellikle kolayca yırtılır. Görülebilen hafif kanama kısa sürede kendiliğinden durur. Ancak ani zorlamalarda oluşan yırtıklar fazla kanama yapabilir, ender olarak doktor yardımı gerekebilir. Bazen cinsel ilişki sırasında yırtılmayan esnek zarlar da vardır. Bu durumda ilişki sırasında kanama olmaz.

Daha önce cinsel ilişkisi olmamış çiftler ilk kez birlikte olduklarında, cinsel ilişkiye giremeyebilirler. Bu endişe edilecek bir durum değildir. Cinsel ilişki daha sonra, kadın ve erkeğin karşılıklı olarak istek duyduğu ve kendilerini rahat hissettiği ortamlarda tekrar denenebilir. Bu konudaki acelecilik ve zorlamalar bir takım sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir. Çift, ruhsal ve yapısal bazı özelliklerin ilişkiyi engellediğini düşünürse, bu konunun danışabileceği bir merkeze başvurabilir.

Rahim
Rahim, mesane ile kalın barsak ucu arasında kaslardan yapılmış, içi boş, biçim olarak ters duran armuda benzeyen bir iç üreme organıdır. İç yüzeyi gebelikte bebeğin yerleşmesi ve gelişmesine uygun kan damarları ile dolu bir tabakayla kaplıdır. Rahmin asıl işlevi bebeğe anne karnında yaşama ortamı sağlamaktır. İç tabaka her ay hormonların etkisiyle gebeliğe hazırlanır. Ancak gebelik oluşmadığında, bu doku adet kanaması olarak dışarıya atılır. Bu süreç ergenlikte kadının ilk adet gördüğü yaştan, menopoza girene kadar her ay, bir düzen içinde tekrarlanır. Rahmin alt bölümündeki dar kısma rahim ağzı (serviks) adı verilir. Rahmin üst iki yanında, her biri yaklaşık 10 cm. uzunluğunda, saçak şeklinde uzantıları olan iki tüp (fallop tüpleri) vardır. Bu tüpler yumurtalığın çevresini sararak sonlanır ve yumurtalıkta her ay oluşan yumurtayı rahme iletmekle görevlidirler. Ayrıca yumurtanın erkeğin spermi ile döllenmesi de tüplerde gerçekleşir.

Yumurtalıklar
Rahmin iki yanında 1-2 cm büyüklüğünde, badem şeklindeki organlardır. Her yumurtalık, ergenlik başlangıcında yüzbinlerce olgunlaşmamış yumurta hücresi içerir.

Adet Görme

Kadınlar, ergenlik çağında cinsel olgunluğa ulaştıktan ve doğal gelişimlerine eriştikten sonra, ortalama her 28 günde bir vajinal kanama görürler. Her kadın aynı aralıklarla ya da aynı sürede adet olmayabilir. Ancak, 21-35 gün aralıklarla adet görülmesi doğal sayılır. Adet süresinin uzunluğu da 2-7 gün arasında değişebilir. Önemli olan, kanamanın başlangıçta az olması, sonra çoğalarak bir tepe noktaya varması ve sonunda tekrar azalarak bitmesidir.

Her ay yumurtalıklarda bir çok yumurta taslağı olgunlaşmaya başlar. Bu sürede rahim içi dokusu da kalınlaşarak kanlanmaya başlar. Olgunlaşan yumurta taslaklarından en gelişmiş olanı yuvasını çatlatıp yumurtalıktan çıkar. Yumurta, tüplerin ucunda bulunan ince uzantılar tarafından içeriye çekilir. Kadın yumurtası 24 saat canlı kalır, bu sürede tüp içindeyken spermle karşılaşırsa, döllenme gerçekleşir. Döllenmiş yumurta daha sonra tüplerden rahim içine aktarılır ve rahim duvarına yerleşir. Döllenme olmadığında yumurtanın yerleşmesi için gelişmiş olan rahim dokusu kanamayla birlikte dışarı atılır. Kadınlarda adet görme denen bu durum ortalama 28 günde bir olur. Ancak bu süre, kadından kadına 21 gün ile 35 gün arasında değişebilir. Her ay birkaç günlük değişiklikler normaldir. Bu süre değişse bile yumurtlama her zaman adetten yaklaşık iki hafta önce olur. Yumurtlamadan önceki ve sonraki birkaç gün gebelik için en uygun dönemdir, çünkü spermler kadın vücudunda 5-7 gün canlı kalabilirler.

Adet kanaması kirli kanın atılması (kirlenme) ya da gerçek bir kanama değildir. Aynı zamanda, bu kanama her hangi bir kesik ya da yaralanma sonucunda oluşmadığından adet görmek, bir hastalık ya da sakatlık olarak algılanmamalıdır.

Sanal seks nedir?

Aralık 4th, 2011 by admin | Posted in Cinsellik, Erkekce, Kadınca   No Comments »

Siz Siz Olun Denemeyiniz.
Günümüz de iletişim teknolojileri çok gelişti ve biz insanların bir birleriyle iletişim kurması için bir çok alternatifler sunuyor. Şüphesiz ki bu biz insanlar için çok faydalı. Sevdiklerimize, dost ahbap, tanıdıklarımızla iletişim kuruyor, gerek sıkıntılarımızı, gerekse sevinçlerimizi paylaşıyoruz.

Eskiden bunu yapmak için mektup, telgraf ve icat edildikten sonrada telefon yoluyla iletişim kuruyorduk. Çağımız internet çağı oldu, kişiler telefon görüşmelerinden daha çok ve daha uygun olarak internet üzerinden görüşüyor ve hatta bazı kişiler bu yolla evleniyor, bazıları ise o kadar şanslı olmayabiliyor kötü sonuçlarla karşılaşabiliyor.
Bir birini hiç tanımayan insanlar internet üzerinden bir birleriyle görüşüyor, konuşuyor, sıkıntılarını paylaşıyor. Fakat bu böyle güzel şeylerle de kalmayabiliyor malesef… Sanal alem dediğimiz ortamda dolandırıcılıklar, duygu sömürücüler ve hatta sanal seks yaşayanlar bile var.
Sanal seks nasıl oluyor?
Karşınızdaki insanı görmediğinizden onu Afrodit gibi de hayal edebilirsiniz. Mastürbasyon ve diğer fantezilerinizle doyuma ulaşabilirsiniz. Bu durum sanal ortamda olduğu içinde buna sanal seks dedim. Ancak bunu deneyip sonra cinsel yaşamında aynı hazzı alamayan kişilerde sertleşme uyarılma ve orgazm sorunu yaşanabilir ve sonrasında da tedavilerinin de oldukça uzadığı konusunda psikiyatristlerin görüşleri vardır Sanal sekste aldatma sayılır mı? Bu tartışılan bir şey ama sanal yapılan şeylerin bir kısmı da bir süre sonra gerçek yaşama taşındığından sorun çıkabilmekte ve eşler arasında geçimsizlikler çıkabilmektedir. Sadece mesajlaşmaların yakalanması ile eşler arasında ortaya çıkan sorunların da evlilik sorunları olarak karşımıza çıktığını görmekteyiz.
Bu konuda henüz ciddi bir çalışma yok ancak sorunlar arttıkça bu konuda sıkıntılar yaşanmaktadır. Yapılacak çalışmalarla da sorunun çözülebileceğini umuyorum.Doğal yaşamdan kopmaya başladığımız son yıllarda eğer sekste sanal olacaksa vah halimize. Bence siz denemeyin.
Bu bir ruhsal hastalıktır. İnternette hiç tanımadığınız kişileri listenize alırken dikkat edin ve her söylenene inanmayın. Unutmayın ki sanal kelimesinin açıklaması, aslı olmayan, doğruluk payından emin olunmayandır
SANAL SEX NEDİR ?

Gelişen iletişim teknolojileri insanların iletişim kurmaları için farklı alternatifleri de onlara sunmaya devam ediyor. Bunu her alanda faydalı görüldüğü muhakkak. İnsanlar kendilerinden kilometrelerce uzaktaki bir başkasıyla iletişimi girebilmekte ve hatta hiç tanımadığı bu insanla sevinçlerini sıkıntılarını ve hatta projelerini paylaşılabilmekte. Bunu ne mahsuru var diyebilirsiniz. Evet bu masum durum aslında zararsız ancak iletişimin içine cinsellik boyutu girince hem sosyal hem de psikolojik sorunlar yaşanmaya başlıyor.

Bu konuda yapılmış bilimsel bir çalışma olmamakla birlikte genel psikiyatri pratiğimde karşılaşmaya başladığım vakalar bu yazıyı yazmama sebep oldu. Neden sanal sex dedim çünkü iletişim sanal ve siz hayal gücünüzün sınırlarını zorlayın zorlayabildiğiniz kadar. Karşınızdaki insanı görmediğinizden onu Afrodit gibi de hayal edebilirsiniz. Mastürbasyon ve diğer fantezilerinizle doyuma ulaşabilirsiniz. Bu durum sanal ortamda olduğu içinde buna sanal sex dedim. Ancak bunu deneyip sonra cinsel yaşamında aynı hazzı alamayan sertleşme uyarılma ve orgazm sorunu yaşayan erkek hastalarım oldu ve sonrasında tedavileri de oldukça uzadı.

Sanal sex te aldatma sayılır mı? Bu tartışılan bir şey ama sanal yapılan şeylerin bir kısmı da bir süre sonra gerçek yaşama taşındığından sorun çıkabilmekte ve eşler arasında geçimsizlikler çıkabilmektedir. Sadece mesajlaşmaların yakalanması ile eşler arasında ortaya çıkan sorunların da evlilik sorunları olarak karşımıza çıktığını görmekteyiz.

Bu konuda henüz ciddi bir çalışma yok ancak sorunlar arttıkça bu konuda sıkıntılar yaşanmaktadır. Yapılacak çalışmalarla da sorunun çözülebileceğini umuyorum. Bu sorunu muayenehanemde gördüğüm hastalarla fark ettim. Ve sayı gittikçe artıyor. Doğal yaşamdan kopmaya başladığımız son yıllarda eğer sex te sanal olacaksa vah halimize. Bence siz denemeyin.

Kadınların Orgazm Olması İçin 17 Tiyo

Aralık 4th, 2011 by admin | Posted in Cinsellik, Erkekce, Kadınca   No Comments »

Kadınları orgazma ulaştırmanın yolunu işte açıklıyoruz. Size bizden 17 tüyo.

1- Mastürbasyon hem kadının, hem de erkeğin orgazma ulaşması için kesin bir yöntem. Mastürbasyonla ne kadar çok orgazm olursanız, daha sonra o kadar çok orgazmı garantilersiniz. Partnerinizle birlikte mastürbasyon seansları düzenleyin. Mastürbasyon yapmanın düzenli orgazma giden yoldaki önemini iyice açıklarsanız, solo takılırken yakaladığında size kızmak yerine teşekkür etmesini sağlarsınız.

2- Ne istediğinizi söylemekten çekinmeyin. Cinsellikle ilgili kafanızdaki tüm soruları partnerinizle paylaşın. Sizin nerede çıkmaza girdiğinizi bilsin. Sorunu bilmek çözümün yarısıdır. Böylece sorunların üzerinden birlikte daha rahat bir şekilde gelebilirsiniz.

3- Kadınların büyük bölümü klitoral uyarı olmadan orgazm olmakta zorlanırlar. Ama klitorise, yapacağınız ufak dokunuşlarla problemi kökünden çözersiniz. Amaç rahatsızlık

4- Hayatınızın aşkı size masaj diye sızlandığında onu bahanelerle başınızdan atmaya çalışmayın. Yapacağınız masaj, kan dolaşımını hızlandırıp, vajina kaslarını ısıtır ve ilişki doruk noktasına çıkar.

5- Az sonra yaşayacağınız seks seansının zevkli olacağına kendinizi inandırın. Onun da beklentilerini yüksek tutması için elinizden geleni yapın. Kadın seksten çok zevk alacağına inanmaya başladıktan 30 saniye sonra hayallerinin gerçekleşmesi için üstüne düşen her şeyi yapmaya başlıyor.

6- Kafanız ne kadar rahatsa o kadar orgazm olursunuz. Telefonlar kapansın, günlük stresleri kafanızdan çıkartın. Beraber küveti doldurun. Rahatlayın. Böylece vajinaya da penise de giden damarlar açılır.

7- Partnerinizle neler yapacağınızı önceden planlayın. Zihinsel önsevişme vücudun daha duyarlı olmasını sağlar, orgazma ulaşma yollarındaki çakıl taşlarını ezer, geçer.

8- İstatistiklere göre partneri 21 dakika ve üstünü ön sevişmeye ayıran kadınların sadece yüzde yedisi orgazma ulaşamıyor. Yani yüzde 93, adınızı neon harflerle zihnine kazıyacak, sadece yüzde yedi olasılıkla kandırılacaksınız.

9- İlişki sırasında tek düzelikten uzak durun. Çeşitli varyasyonları deneyebilirsiniz.

10- Ayın iki önemli zaman dilimi vardır. Bunları hesaplayın. Yumurtlama döneminden hemen sonra ve adet döneminden iki gün önce. Bunlar birer dev orgazmik enerji dalgalarına tekabül eder. Vücudunun böyle bir özelliği olduğunu kendisinin bilmiyor olma ihtimâli çok yüksek. Başarınızın kaynağını açıklamayın, tezahüratları, tebrikleri ve iltifatları nazikçe kabul edin.

11- Yorgun argın işten gelip yemek yiyip seks yaparsanız, zevk alma ihtimaliniz çok düşer. Sabah kalkınca testosteron seviyeniz yüksekken girişin, bir işe yarasın.

12- Olgun kadınlar neden makbul biliyor musunuz? 20′li yaşlardaki kadınların yüzde 23′ü düzenli orgazm olurken, 30′unu geçenlerin yüzde 90′ı orgazm sanatına muvaffak oluyor. Gidip kendinize başarıyı yakalamış birini bulun, uğraşmak istemiyorsanız.

13- Siz sadece bir kere orgazm olabiliyorsunuz diye, onun bu hakkını elinden alamazsınız. Bir kere geldi mi? Aferin
ona. Pozisyonu ve konsantre olduğunuz bölgeyi değiştirip devam edin.

14-Ağır çekim sevişin. İki saniyede yapacağınız hareketleri bir dakikaya yayın. Böylece her yaptığınızı farkedip, zevkini çıkarabilir. Üstüne üstlük cool görünürsünüz.

15- Güneşte geçen 15 dakika orgazm şansını arttırır. Çünkü güneş ışığı beynin seratonin salgılamasına sebep olur.

16- İnsan sevişirken nefes düzenini düşünmek istemez ama düşünürseniz orgazmın şiddeti farkeder. Ne kadar hızlı nefes alıp verirseniz o kadar heyecanlanırsınız.

17- Seks sırasında eşinizin başını yataktan aşağı sallandırmasını sağlarsanız kan başına hücum eder ve nefes alma şekli değişir. Seks sırasında burnunuzdan değil, ağzınızdan derin nefes alıp verin.

Kadınların Orgazm Çeşitleri

Aralık 4th, 2011 by admin | Posted in Cinsellik, Erkekce, Kadınca   No Comments »

Klitoryal orgazm

Genel olarak kadınların çoğunluğunun, orgazma ulaşmak için klitoryal uyarılmaya ihtiyaç duydukları biliniyor. Bu hem aşk oyunlarında, hem mastürbasyonda hem de partnerle girilen cinsel ilişkide geçerli.

Orgazma kolayca ulaşabilmek için klitoral olarak sizi tatmin eden pozisyonu bulmanız önemli. Klitorisin en iyi uyarıldığı ve çiftin yüz yüze bakması nedeniyle duygusal olarak da en güçlü pozisyon erkeğin üstte olduğu, en az uyarıldığı ve duygusal temasın en az olduğu pozisyon ise kadının arkasını döndüğü ve erkeğin arkada olduğu pozisyon. Tabii tüm bunlar her kadın için geçerli değil. En doğru pozisyonu deneyerek keşfedebilirsiniz.

Vajinal orgazm

Bazı kadınlar klitorislerine elle uyarılma sağlamaya gerek duymadan orgazm olduklarını ki bunun da vajinal orgazm olduğunu söylüyorlar. Fakat pek çok jinekolog ve seks uzmanı, klitorisin elle uyarılması söz konusu olmasa da ilişki esnasında erkeğin cinsel organı sayesinde klitorisin uyarıldığına inanıyor.

Kadının üstte, erkeğe paralel durduğu pozisyonda kadının vajinal orgazma ulaşmasının daha kolay olduğu biliniyor. Uzmanlar da erkek içeride gidip gelirken, vajinanın dışının daha duyarlı olduğunu söylüyor. Kadın o zaman kendi temposuyla daha rahat orgazma ulaşıyor. Bu durumda klitoris de erkeğe dokunuyor ve o sürtünme etkisiyle uyarılıyor. Yani aslında hem vajina hem de klitoris, birlikte haz veriyor kadına.

G noktası

Bazı kadınlar G noktasından uyarılarak yoğun ve etkili orgazmlar deneyimliyorlar. G noktanızı vajina duvarının önünde bulabilirsiniz. G noktasına dokunulmasından hoşlanan bazı kadınlar bu yoğun orgazmlar esnasında boşaldıklarını da iddia ediyorlar.

Dolayısıyla klitoryal ve vajinal orgazmın yanı sıra bir orgazm çeşidi olarak G noktasından da söz etmek gerekiyor. ilk olarak Dr. Grafenberg tarafından tarif edilmiş. Vajina ön duvarının ortalarında yer alan bir bölge. Grafenberg’e göre vajinanın hemen ön duvarında, vajina girişinden yaklaşık 4 cm sonra, kadının prostat bezine temasa olanak sağlayan bir nokta bulunur. Bu duvarın arkasındaki bezler ve kanallar sayesinde hassasiyet patlaması yaşanarak orgazm sağlanır.

G noktasının, vajinanın ön kısmında yer alan ve ancak deneme yanılma yoluyla bulunabilen bir nokta olduğu söylense de bu noktanın her kadında olduğunu her anatomi uzmanı kabul etmiyor. Ayrıca bazı uzmanlar G noktasının bir safsatadan ibaret olduğuna inanıyor.

G noktası dolgu operasyonu

Uzmanlar son yıllarda G noktası dolgu işlemi uygulanmaya başlandığını açıklıyorlar. Bunun için vajen ön duvarına, G noktasının olduğu yere 1-2 cc kadar dolgu maddesi enjeksiyonu yapılıyor. Etkisinin 2-3 yıl kadar sürdüğü söylenen bu işlemin zincirleme orgazmı kolaylaştırıcı olduğu söyleniyor.

Kadın ve orgazm

Yaşadığınız ya da yaşayacağınız orgazm hangi tür olursa olsun fark etmez, önemli olan orgazm duygusuna ulaşabilmek. Çünkü biliyoruz ki orgazm meselesi hala pek çok kadın için henüz tadı bilinmeyen bir yemek gibi. Her ne kadar bir seks hayatı yaşıyor olsalar da.

Mutlu ve sevgi dolu bir ilişkide kadın kendini iyi ve mutlu hissediyorsa, sevişme esnasında birleşme temposunun yanı sıra kadının kafasındaki tempo da sürdüğünden orgazma ulaşabiliyor. Yani aslında birleşme tek başına zevk vermiyor, ilişkinin diğer unsurları da orgazma ulaşmada devreye giriyor.

İlişkiyi bitiren 7 Olay

Aralık 4th, 2011 by admin | Posted in Cinsellik, Erkekce, Kadınca   No Comments »

Her güçlü erkeğin arkasındaki kadın, o güçlü erkeğin sırlarına da ortak olmak ister. Fakat en yakınınız ola sevgilinize bile anlatmamanız gereken bazı sırlar var.

Aklınıza hemen karmaşık psikolojik kumpaslar gelme Basit ilişki kurallarından bahsediyoruz. Eski sevgilile yaşadıklarınızdan mastürbasyon serüvenlerinize, bankadaki paranızdan örümcek korkunuza kadar kadınlardan gizlemeniz gereken kilit noktaları öğrenin.

Ailevi durumlar

Her ne kadar yetişkin bir erkek de olsanız hala ailenizden yardım alıyor olabilirsiniz. Bu yardımın sınırları annenizin arada bir evinizi temizliyor olmasından, paranız çıkışmadığında babanızın size para gönderiyor olmasına kadar uzanabilir. Ailenizle ilişkiniz tamamen size özel kalmalı. Zira kız arkadaşınız hala ailenizden medet umuyor olmanızı yanlış yorumlayabilir. Hatta sizin hala anne- babasına Bağımlı, çocukluk çağını geride bırakamamış bir süt kuzusu olduğunuzu zannedebilir. Bu tip yanlış anlaşılmalara meydan bırakmamak için en iyisi sevgilinize ailenizle olan alışverişiniz hakkmdafazla bilgi vermemektir. Elbette aile işleri hakkında ketum davranmak sadece maddi konularla sınırlı değil. Diğer konularda da ketum davranmak sizin hakkınız.

Aile içindeki bir takım huzursuzluklar, geçmişte kalmış nahoş olaylar ve süregelen anlaşmazlıklar da kesinlikle gizli kalması gereken gerçekler arasında. Zira henüz sizi tanımadan karanlık sırları öğrenen kadın, sizi kendi özelliklerinizle pr değil, yeni öğrendiği olaylarla yargılayıp, konumlandırabilir. Zaman ilerledikçe, gerek gördüğünüz takdirde aileniz hakkında daha fazla bilgi vermeyi düşünebilirsiniz.

Korkularınız ve zayıflıklarınız

Herkesin fobileri olabilir. Kan görmekten ödünüz patlayabilir. Ya da dişçiye gitmek hayatınızın en büyük kâbusu olabilir. Elbette kız arkadaşınıza bu tip korkularınız hiç yokmuş gibi davranın demiyoruz. Sadece bunları siz söylemeyin. Bırakın kendi keşfetsin. Zira kadınlar, hayatta başlarını yaslayabilecekleri güçlü erkek figürleri arar. Herkesin fobisi olmasının normal olduğunun bilincinde olan kadınlar bile sürekli korkularından, güçsüzlüklerinden dem vuran erkekleri tasvip etmez. Kadınlar erkek arkadaşları teskin etmek yerine, kendileri müşkül duruma düştüğünde sığınabilecekleri güçlü bir kale arayışındadır.

Bu kale olabileceğinizi göstermek için zayıf yönlerinizin altını çizmeyin. Sevgiliniz sizi tanıdıkça güçsüz olduğunuz noktaları öğrensin.

Hayatınızdan geçen kadın sayısı

Her erkek hayatından geçen kadın sayısıyla gurur duymak ister. Lakin bu tip muhabbetleri, sevgilinizle değil, kankalarınızla yapmanız lazım. Sevgiliniz mutlaka ilişkinizin bir aşamasında geçmişinizi sormaya başlayacak ve kaç kadınla birlikte olduğunuzu bilmek isteyecek. Kesinlikle net bir cevap vermeyin. Hele hele tek gecelik ilişkilerinizi ve kısa süreli gönül maceralarınızı asla anlatmayın. Bu konuda ketum olmak size önemli artılar sağlar. Her şeyden önce sevgilinize geçmişiniz hakkında hesap vermiş gibi olmazsınız. Hele hele isim vermek, detay anlatmak gibi hatalar ilerde size her konuda hesap sormasına zemin hazırlar. Ketum kalarak bu riski bertaraf etmiş olursunuz. Ayrıca bu tip itiraflar hiçbir zaman hayırlı sonuçlara vesile olmaz. Çok kadınla birlikte olduysanız ve bunu itiraf edersiniz, sizi dişi sineği bile kaçırmayan, aşırı kadın meraklısı erkek yaftası yapıştırır ve hayatınıza yeni kadınlar girmesini engellemek için her hareketinizi yakın takibe alır. Eğer başınız ağrımasın diye mütevazı bir rakam verirseniz, bu sefer kadınların sizi beğenmediğini zanneder. Dolayısıyla en iyi yöntem bu soru karşısında gizemli adamı oynamaktır.

Parasal mevzular

Kız arkadaşınıza ne kadar sırılsıklam aşık olursanız olun, parmağına yüzüğü taktığınız ana kadar finans işlerinizi kesinlikle ayrı tutun. Elbette sevgiliniz geliriniz hakkında takribi bir fikre sahip olmalı. Otomobilinizi değiştirmek gibi önemli harcamalardan da haberdar edilmeli. Lakin net maaşınızın küsuratından, kirayı ve faturaları ödedikten sonra elinizde kalan parayı kalem kalem nerelere harcadığınızı asla bilmemeli. Zira bir kadına bu konuda gereğinden fazla detay vermek, söz hakkı tanımakla aynı şeydir. Bütün paranızı yiyip, içmeye yatırdığınızı bilirse, geleceğe yatırım yapmanız gibi parlak olduğunu zannettiği fikirler verebilir veya bazı konularda tasarruf yapmanızı talep eder.

Tuvalet serüvenleriniz

Erkekler arkadaşlarıyla her konudan bahseder. Bu geniş yelpazenin içinde bağırsak hareketlerinden, geğirmeye, kusmaktan, gaz çıkarmaya kadar birçok olay yer alır. Zira kadınların aksine erkekler bu olayların iğrenç falan değil sadece doğanın gereği olaylar olduğunu bilir. Lakin bir kadını geğirmenin saklanması gereken iğrenç bir utanç vesilesi değil, sadece biyolojik bir gerçek olduğuna asla ikna edemezsiniz. Zaten buna gerek de yoktur. O, sizin sevgiliniz. Sizin de tuvalete giden, çiş yapan sıradan bir ölümlü olduğunuzu bilmesine gerek yok. Bırakın onun gözünde hep yakışıklı, zeki, romantik ve kusursuz adam olarak kalın. Pizzayı fazla kaçırdıktan sonra ishal olmanız, bütün gün tuvaletten çıkamamanız veya bir şişe içkiyi devirdiğiniz gece dört posta kusmanız gibi grafik detaylar ve her sabah ilk sigaradan sonra bütün gazeteleri alıp, tuvalete girdikten sonra bir saat klozet keyfi yapmak gibi vazgeçemediğiniz alışkanlıklar kesinlikle sevgiliyle paylaşmamamız gereken gerçekler arasındadır.

Arkadaşlarınızın karanlık sırları

Çiftler arasında ortak arkadaşlar! hakkında sır olmaz. Herkes eşine ya da sevgilisine ortak bir dostlarının nasıl çok içip, komik danslar yaptığını ballandıra ballandıra anlatır. Aslında ufak tefek dedikoduları sevgilinizle paylaşmanın pek bir zararı olmaz. Lakin dedikodunun önemi arttıkça, tehlike çanları çalmaya başlar. Eşinize, ortak arkadaşının karısını aldattığını yetiştirseniz, bir daha o arkadaşınızla rahat rahat görüşemezsiniz. Sevgiliniz ya da eşiniz o arkadaşınızla her buluştuğunuzda kendisinin de aldatacağı paranoyasına kapılıp, hayatınızı cehenneme çevirebilir. Aynı şekilde yine arkadaşınızın zamanında uyuşturucu kullanmış olduğunu sevgilinize anlatırsanız, kız arkadaşınız her söz konusu arkadaşınızla buluşmak istediğiniz arıza çıkarabilir. Dostlarınızın kız arkadaşınız tarafından yargılanmasını istemiyorsanız, kimsenin kirli çamaşırlarını ortaya dökmeyin. Böylece bir sürü baş ağrısını engellemiş olacaksınız.

Mastürbasyon ritüelleriniz

Mastürbasyon erkekler için sadece cinsel bir tatmin aracı değil aynı zamanda stres atma yöntemidir. En güzel kadınlarla beraber olan erkekler bile arada bir mastürbasyon yapar. Lakin kadın gözüyle mastürbasyon, sadece cinsel hayatında tatmin yakalayamayan erkeklerin başvurduğu bir eylemdir. Kadınlara sorsanız, porno sadece sapıkların ilgi alanıdır. Kız arkadaşınızın yanılgılarını değiştirmeniz mümkün olmadığına göre, en iyisi bu konuları tamamen kendinize saklayın. Porno kelimesini! hiç duymamışsınız gibi davranın.

Adet düzensizliği menopoz habercisi

Kasım 24th, 2011 by admin | Posted in Kadınca   No Comments »

Kadınlarda üretkenliğin göstergesi olan ”adet”in özellikle 40′lı yaşlardan sonra düzensiz hale gelmesi, yumurtlamanın bitmesi olarak tanımlanan ”menopoz” habercisi olabilir.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hakan Şatıroğlu, yaptığı açıklamada, 40′lı yaşlarda kadınlarda yumurtlama kalitesinin düştüğünü ve buna bağlı olarak adet düzensizlikleri görülebileceğini söyledi.

40 yaş üstü kadınlarda adet düzensizliklerinin erken dönem menopoz ya da yumurtalık yetmezliğinin göstergesi olabileceği uyarısında bulunan Şatıroğlu, adet düzensizliği başladığında hekime başvurulması ve sürecin hekim kontrolünde geçirilmesi gerektiğini belirtti.

Şatıroğlu, adet düzensizliğiyle başlayan menopoz öncesi dönemin kişiden kişiye değiştiğini, genellikle bu sürecin ortalama 4-5 yıl sürdüğünü anlattı. Bu dönemde yumurtalık içindeki yumurta hücrelerinin sayı ve kalite olarak artık azaldığını ifade eden Şatıroğlu, ”Yumurtanın kalite ve sayısındaki bu azalma, adet döngüsünün düzenini bozar. Adet görme giderek gecikirken, adet araları da giderek açılır. Kimi kadınlarda kanama normalden fazla ve uzun yaşanmaya başlanır” dedi. Şatıroğlu, kimi kadınlarda ise bu dönemde sık aralıklarla adet görme gibi belirtilerin ortaya çıktığının altını çizdi.

”Yumurtlama dursa da adet devam edebilir”

Üreme çağı boyunca düzenli bir şekilde devam eden yumurtlama ve adet döngüsünün, menopoz öncesi döneme gelindiğinde sekteye uğradığını dile getiren Şatıroğlu, 40 yaş üzeri kadınlarda yumurtlama olmaksızın, düzensiz de olsa bir zaman daha adet görülebildiğini belirtti. Şatıroğlu, ”Üreme çağında yumurtalık havuzunda bulunan yumurta hücrelerinin en niteliklileri, kadının üremeye en elverişli yaş döneminde kullanılır ve bu da gebelik oranının yüksek olmasını sağlar. Ancak yaş ilerledikçe daha düşük nitelikli yumurtalar olgunlaştırılır ve gebelik oranları giderek düşer” dedi.

Bu sürecin yumurtalık rezervindeki yumurtalar tükenene kadar devam ettiğini anlatan Şatıroğlu, sonunda menopoz döneminin başladığını söyledi.

”Menopoza girene kadar korunun”

Şatıroğlu, menopoza giriş döneminde yumurtlama düzeninde aksama olsa da gebelik ihtimalinin bulunduğunun altını çizerek, ”Kimi adet döneminde yumurtlama olmasa da bazen yumurtlama gerçekleşir ve anne gebeliğe hazır bulunur. Bu sebeple adetleri tam olarak kesilmemiş kadınlar, gebelik istekleri yoksa ?ki 40 yaş üstü gebeliklerde artan bir risk söz konusudur- menopoza girene kadar modern korunma yöntemlerinden birini kullanmaya devam etmelidir” uyarısında bulundu.

İleri yaştaki kadınlarda adet düzensizliklerinin menopoz öncesi dönemin işaretçisi olsa da, tek nedenin menopoz olmayabildiğini vurgulayan Şatıroğlu, hangi yaşta olursa olsun düzensizliğin nedeninin mutlaka hekim kontrolü ile saptanması gerektiğini ifade etti. Şatıroğlu, miyom, polip ve çeşitli overin yapılarının adet düzensizliklerine sebep olabileceğini hatırlatarak, bu tip belirtilerin beklenmeksizin yılda 1 kez jinekolojik muayene yaptırılması gerektiğini kaydetti.

Menopoz Nedir?

Kadın hayatının ortalama olarak üçte biri menopoz döneminde geçiyor. Menopoza gireme yaşı ortalama 45-55 civarındadır. 40 yaştan önce menopoza girmek, ”erken menopoz” olarak tanımlanıyor. Menapoz, kadın hayatının yumurtlama fonksiyonlarının sonlandıktan sonraki doğal bir aşaması olarak kabul ediliyor. Menapozda oluşan bazı değişiklikler, kadının hayatını olumsuz etkileyebiliyor, yaşam kalitesini bozabiliyor.

Menopozdaki temel değişiklik, kadınlık hormonu olan östrojenin yumurtlamanın durması sonucu azalması olarak ortaya çıkıyor. Böylece kadında, ateş basma, terleme, çarpıntı, uykusuzluk, sinirlilik, (ruhsal çöküntü) depresyon, unutkanlık, halsizlik, çabuk sinirlenme, bazen cinsel istekte (libido) azalma, kemik erimesi (osteoporoz), damar sertliği (ateroskleroz) gelişme eğilimi, cinsel organlarda çekilme (atrofi), kuruluk, ağrılı ilişki, idrar kaçırmaya kadar varan idrar yollarında atrofi görülebiliyor.

AA

Hamilelikte cinsellik, güvenli seks

Kasım 22nd, 2011 by admin | Posted in Cinsellik, Erkekce, Kadınca   No Comments »

Hamilelikte cinsellik sağlıklı bir gebelik süreci için önemlidir.Hamilelikle birlikte oluşan değişikliklerden en çok etkilenen de seks hayatınız olur. Bazı anne gebelikleri boyunca yoğun orgazm yaşar iken, bazıları da korkudan cinsel yaşamlarına bir süre ara verirler

Hamilelikte cinsel istek artışına rağmen, cinsel ilişkinin rahim ağzının açılmasını kolaylaştıracağı, erken doğuma neden olacağı, damarların açılıp kanayacağı ve erkek cinsel organının bebeğe zarar vereceği düşünülerek cinsellikten kaçınılır. Oysa hamilelikte seks, sanılanın aksine erken doğuma neden olmaz. Hatta bazı çalışmalarda, yaşanan orgazm sırasında bebeğin hareketlerinin ve kalp hızının düzenli artış gösterdiği saptanmıştır.Erkek cinsel organının, bebekle fiziksel bir teması olması tıbben mümkün değildir ve yaşanan cinsel birliktelik çocukta bir sakatlığa sebep olmaz. Ayrıca rahim ağzı kanalındaki salgının koyulaşması ile oluşan tıkaç, bakterilerin ve spermin rahim içine girmesini engelleyen bir bariyer görevi görür.

Hamilelikte cinsel ilişkinin sakıncalı ve yasak olduğu durumlar

• Hamilelikte düşük tehlikesi varlığı.

• Sebebi tam açıklanamayan vajinal kanama.

• Hamilelik kesesinin erken açılması ve suların erken gelmesi durumu ( EMR ).

• Plasenta previa durumu(bebeğin eşinin aşağıda olması).

• Erken doğum tehlikesi.

• Partnerin cinsel ilişkiyle bulaşan hastalık taşıyıcısı olması.

• Hamilede aktif kondilom, genital siğil-HPV lezyonlarının varlığı.

• Çoğul hamileliklerde son 3 ay.

• Tekil hamileliklerde son 1 ay.

Hamilelikte güvenli bir seks ve cinsel hayat için

• Yasak olduğu durumlarda ilişkiye girmemek gerekir.

• Cinsel ilişki sonrası kanama olursa, doktorunuzu mutlaka haberdar etmelisiniz.

• Hamilelikte, cinsel ilişki sayısında kısıtlama yoktur, fakat aşırıya kaçmamak gerekir. İlişki sırasında karın ve rahim fazla zorlanmamalıdır.

• Kimyasal kayganlaştırıcılar kullanılmamalıdır.

• Meme uçlarının fazla uyarılması oksitosin ismindeki hormonu salgılatıp, erken doğuma sebep olabilir. Meme uçlarındaki hassasiyete dikkat etmek gerekir.

• Spermin içindeki prostaglandin ismindeki bir madde, rahim ağzını uyarıp, rahim kasılmalarına sebep olabilir. İlişkide spermin, vajina içine akmasına engel olmak gerekebilir. Prezervatif veya geri çekme metodu kullanılabilir.

• Prezervatif aşırı esanslı olmamalı ve kimyasal maddeler içermemelidir. Normal, basit prezervatifler tercih edilmelidir.

• Hamilelikte cinsel ilişki pozisyonları için doktorunuza danışınHamilelikte cinsel pozisyonlar ın bazıları sorun yaratabileceği için önerilen cinsel pozisyonlarda ilişkiye girmeye özen gösterilmelidir.

KAYNAK : http://www.e-cinsellik.net/